“Daniel Pink” eskiden satış yapanlar, müşterilerinden daha çok bilgiye sahip oldukları için avantajlıydı ve görece daha kolay satış yaparlardı diyor. Artık bu böyle değil. Müşteriler internet sayesinde satışçılardan daha çok bilgiye sahip. Satış yapmak da daha çok şey bilmekle değil yarattığım ilişki, sunduğun yaşam stili, ürünü konumlayarak mümkün olabiliyor.
“Brene Brown”; eğer kişilerin duygularına hitap etmezsen, onlar üzüldüğünde onların hissedeceği şekilde üzülmezsen veya sevinirken onun adına sevinmezsen satış yapamazsın diyor. İnandırıcı olman için de iyi bir storyteller olman gerekir diyor.
Time dergisini karıştırırken 2. Ve 3. Sayfasında bir reklam gördüm. 2 sayfanın sağ altında Rolex arması ve sayfaların ortasında 10-12 resimde Roger Federer’in teknede, bir davette, golf oynarken vb resimleri vardı. Bir tek resimde, kolundaki Rolex hayal meyal görüntüleniyordu. Ne Rolex’in kronometresinin çok iyi çalıştığı, ne fiyatı ne de şıklığından bahis vardı. Sadece Federer gibi bir lifestyle istiyorsanız, gezmek, partilemek, lüx hayatlar sürmek ancak Rolex’le olur imajını satıyorlardı.
Yukarıda 2 gurunun söylediği gibi; bugünlerde yurtdışında “gelecekte sadece storyteller’ların başarılı olabileceği” konuşuluyor.
Peki bu işin ustası PIXAR bu işi nasıl yapıyor? Çok basit bir şablon veriyorlar. Once upon a time there was (ile başlıyor)…………………………………………… Every day,(ile mevcut durumu çiziyor)……………………….., One day(bir gün birşey oluyor)………………………….. Because of that(bazı şeyler değişiyor) …………………….. Because of that………………………. Until finally (sonunda da yeni durum bu oluyor)…………………………..Bu şablona göre hikaye yazmakla olmuyor tabi. Önce yazılmışları okumak yani kitap okumak gerekli. Hadi benden geçti diyorsanız (ki geçmez) en azından çocuğunuzu okuyan biri haline getirmek üniversite okutmaktan bile daha değerli hale gelecek diyorlar.
Hikaye yazmayı öğrenmek için PIXAR yöntemi:
https://thewritepractice.com/once-upon-a-time-pixar-prompt/
http://www.pixartouchbook.com/blog/2011/5/15/pixar-story-rules-one-version.html
Sonunda umarım işimize yarar.
to be continued…
