Güven ve ilişki, satışın temelidir!
Turkcell’den 2009’da ilk ayrılışımda Napa Vadisi Şaraplarının distribütörlüğünü almıştım. Tek başıma satıp dağıtmam gerekiyordu. Bu sebeple en yüksek satışı yapabileceğim yerleri hedefledim. Bebek Lucca’yı hedefledim. Sırtımda çanta girdim içeri yetkiliyi buldum, anlattım, tamam getir tadalım dediler. Ertesi gün şarapları götürdüm. Anlatmaya çalışıyorum ama dinlemiyorlar. “Biz kör tadım yaparız” dediler. Markaya bakmadan yemeklerle şarabı eşleştirmeye çalışıyorlar. Peki dedim sonra da 5 kere daha müşteri olarak gittim. 125 TL hesap geldi 50 TL bahşiş bıraktım. 100 TL hesap geldi 50 TL bahşiş bıraktım. 5. gidişimde Serkan Bey “henüz tadamadık kusura bakmayın” dedi barmen. Yahu “iş konuşmayalım şimdi eğlenmeye geldim.” dedim ama meraktan içim içimi yiyordu. En sonunda haber geldi kadehte servis edilenler listesine girmişti şaraplarım. Tek etken bahşiş olmasa da, tek etken satış yapmak için değil ilişki kurmak için yaklaşmam olmasa da, bunların desteği ve etkisi olmuştu. Satışta ısrar geçmişte kaldı. Şimdi ilişki ve güven ön planda. Siz ne düşünüyorsunuz?
Carmine Gallo’yu Apple deneyimi kitabıyla tanıdım. Basit örneklerle perakende deneyiminin nasıl yaratıldığını aktarıyordu. Yeni kitabı “Talk Like Ted”…