Dün 5 tane tshirt değiştirdim. Saat 8’de başlayıp, 14280 adım atıp, 5 görüşme yaptım. Akşam yemeğinde de biri profesör diğeri büyük bir holding’İn YK üyesi dostumla ŞANSın iş hayatındaki yerini konuştuk. Şans; bence 5 tshirt’ün üstündeki terden başka bir şey değil.
Turkcell’den ayrılıp tekrar geri döndüm. Beni ilk çalışma dönemimde “Serkan sana verdiğim işleri takip bile etmiyorum. Beni hiç yormuyorsun” diyen Genel Müdür Yardımcım işe geri aldı. Dostlarımın desteği büyüktü. Sonra Genel Müdür Yardımcım Kurumsal’dan Bireysel Kanala geçti. Benim daha önce kendi kendime hazırladığım analizi ona sunduğumda, uygulatıp beni de Bireysel Kanala geçirdi.
Cimri öncesi, okuduklarımla dünyanın dijitalleştiğini görmüştüm. Turkcell’de rahat rahat çalışırken kendi dijital girişimimi kurarak Cimri gibi bir şirket için hazırlandım. ILAB Holding YK üyesine linkedin’den görüşmek için mesaj attım. Görüşme’de ben sizle çalışmak istiyorum dahi demedim. Cimri’deki pozisyondan haberim yoktu. O güne kadar olan deneyimlerimle işi onlar önerdi.
Azercell 3 keredir beni davet ediyor. Her seferinde en az 3 hafta hazırlanıyorum. Bu memnuniyetlerini artırıp tekrar davet etmelerini sağlıyor.
Şans dediğiniz şey hazırlık, Şans; emek ve gayret olmadan karşına çıkan bir şey degil
